Özgürlük Duygusunu Her Halinde Barındıran Bir Kadın: Berrak Tüzünataç
BERRAK TÜZÜNATAÇ
Berrocks Creative Department’la kendine yeni bir alan açan bu genç kadını, asla evcilleştiremeyeceğinizi düşünebilirsiniz. Evet, haklısınız. Zaten bugüne kadar kendisini gerek modellik, gerek oyunculuk kariyerinde özel kılan da, bu karşıya anında geçirebildiği özgürlük duygusu değil mi?
Berrak, şu sıralar hangi proje seni mutlu ediyor ve heyecanlandırıyor?
Şu sıralar beni en çok kendi markam Berrocks Creative Department’la ilgili gelişmeler ve Burcu Karademir’le yapmaya hazırlandığımız yeni şeyler heyecanlandırıyor.
Kendimizi tek bir kimlik ya da uğraşla tanımlamak zorunda olmadığımız bir dönemde yaşıyoruz. Sen içindeki çokluğa ve kalabalığa nasıl bir tanım getiriyorsun ya da bir tanım getirmekle ilgileniyor musun?
Açıkçası, bir tanım getirmekle ilgilenmiyorum. Ama tüm bu sürece genel olarak kendini keşif yolculuğu diyebiliriz. Ya da yaşamı anlamlı kılan, insanın yaşam amacı olan bir kavram gibi olduğunu söyleyebiliriz...
Oyunculuğun bir çeşit oyun kurmak olduğunu düşünüyor musun? İlk oyunculuk deneyimin sana neler hissettirmişti?
Tabii ki çok heyecanlanmıştım ve biraz da korkmuştum. Evet, adı üstünde, oyunculuk kurulan bir oyunun parçası olmak gerçekten de.
Peki oyunun kazananı olmak senin için önemli mi?
Oyunun kazananı olmak, sanırım eskiden daha önemliydi. Şimdi, oyun oynuyor olmak daha önemli. Oyun oynamayan veya oyunun dışında kalan biri olmak istemem.
Hayatında bir keyif alanı daha açmak isteseydin bu, ne olurdu?
Çok sevdiğim yakın arkadaşlarımla birlikte komün olarak yaşayabileceğimiz bir alan oluşturmak. Bütün hayatımızı orada geçirmek değil kastettiğim ama istediğimiz zaman orada olabileceğimiz bir alanın varlığı, çok güzel olurdu.
Bizi hızlı ve keyifli bir yaz gecesine götür lütfen. Neredesin, ne yapıyorsun, yanında kimler var?
New York Hudson’dayım. Yanımda Özge (Özpirinçci) var ve Hudson sokaklarında bisikletle geziyoruz. Akşama doğru da çok sevdiğimiz bir arkadaşımızın düğününe gideceğiz. Çok güzel bir gün, gece ve düğündü.
Bu aralar senin için istikamet ev mi yoksa dışarısı mı? Genel olarak evcimen biri misin?
Bu aralar kendi normumun üstünde sosyalim ve dışarıdayım. Aslında genel olarak evcimenliğe daha yakınım ama dönem dönem sosyalleşme atakları yaşıyorum.
Hangi filmin repliği şu anına çok uygun?
Scarface’de Michelle Pfeiffer’ın söylediği ikonik replik, “Don’t call me baby, I’m not your baby.”
Planlar yapan ve o planlara sadık kalmaya çalışan biri misin?
Evet, biraz kontrolcü biriyim. Planlar yapar ve sadık kalmaya çalışırım, özellikle işle alakalı konularda. O planlar sekteye uğradığında, eskiden bayağı sinirlerim bozulurdu ama artık geciken veya iptal olan planları kabul etmeye başladım, bir hayır vardır diyorum.
Kendini ödüllendirmek istediğinde ne yaparsın?
Kendimi ödüllendirmek istediğimde, seyahat ederim veya uzun zamandır sahip olmak istediğim bir şeyi kendime alırım.
Eğlence kelimesinin tanımı son iki sene içinde değişti mi senin için?
Eğlence kavramı benim için son iki senedir değişmedi. Aslında her daim, yakın arkadaş grubumla bir zaman sınırlaması olmaksızın sohbet ederek, yiyerek, içerek geçirilen zamanı tercih ediyordum, o yüzden bunu halen sürdürebiliyorum. Ama tabii ki seyahat hayatımızdan çıktı, o benim için eğlencenin büyük bir kısmıydı.
Bugüne kadar karşılaştığın en güzel şey neydi?
Zamanında, çok tenha bir sahil kasabasında, yeni ay zamanında gökyüzünü izlemiştim. Çılgınca yıldız yağmuruna denk gelmiştim, o an çok değerliydi. Genel olarak, gökyüzünü izlemek bana çok güzel geliyor.
Peki, bugüne kadar yaptığın en güzel şey neydi?
Kendimin en iyi versiyonu olmak için harcadığım bütün zamanlar ve bu yolda yaptığım her şey.
‘’Daha fazlası’’ senin için ne anlam ifade ediyor?
Daha fazla kendin olmayı, daha fazla dış gözlerden ve dış fikirlerden özgürleşmeyi ifade ediyor.
“Oyunun kazananı olmak, sanırım eskiden daha önemliydi. Şimdi, oyun oynuyor olmak daha önemli. Oyun oynamayan veya oyunun dışında kalan biri olmak istemem.’’